Bultenler

Haftaya Dair Hukuki Gelişmeler

 

  1. İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Yayımlanmıştır

 

Ticaret Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı (“Bakanlıklar”) tarafından hazırlanan İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (“Tebliğ”) 20.09.2025 tarihli ve 33023 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

 

Tebliğ ile 14/2/2025 tarihli ve 32813 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan İşletmenin Muhasebesiyle İlgili Olmayan Ticari Defterlerin Elektronik Ortamda Tutulması Hakkında Tebliğ’de özetle aşağıdaki hususlar düzenlenmiştir;

 

  • Tebliğ kapsamındaki şirketlerin pay defteri ile genel kurul toplantı ve müzakere defterinin elektronik ortamda tutulması zorunlu hale getirilmiştir.
  • Fiziki olarak defter tutarken elektronik ortamda defter tutma yükümlülüğü kapsamına giren şirketlerin, yükümlülüğün doğduğu tarihten itibaren notere başvurarak fiziki defterlerin kapanış onayını yaptırma süreleri 2 aydan 6 aya çıkarılmıştır.
  • Yürürlük tarihinden önce yönetim kurulu karar defterini elektronik ortamda tutmaya başlayan şirketlerin, karar defterlerini yeniden fiziki ortamda tutmak istemeleri ve buna ilişkin yönetim kurulu kararını Ticaret Bakanlığına sunmaları halinde söz konusu defter sistemde kapatılacaktır ve fiziki defterin açılış onayı Bakanlıkça verilen belge üzerine noter tarafından yapılacaktır.

 

Tebliğ Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

 

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Otomobil İthalatında Uygulanacak Yeni Düzenlemeler Yayımlanmıştır

 

10436 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile “İthalat Rejimi Kararı ile İthalatta İlave Gümrük Vergisi Uygulanmasına İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar” (“Karar”) 22.09.2025 tarihli ve 33025 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanmıştır.

 

Karar ile düzenlenen hususlar özetle aşağıdaki şekildedir;

 

  • Avrupa Birliği ve Serbest Ticaret Anlaşması imzalanmamış ülkelerden yapılacak binek otomobil ithalatına ek mali yükümlülükler getirilmiştir.
  • Konvansiyonel ve hibrit (plug-in hariç) otomobiller için %25 veya araç başına en az 6.000 ABD doları (yüksek olan tutar uygulanacak) ek mali yükümlülük öngörülmüştür.
  • Plug-in (haricen şarj edilebilir) otomobiller için %30 veya araç başına en az 7.000 ABD doları ek mali yükümlülük getirilmiştir.
  • Elektrikli otomobiller için %30 veya araç başına en az 8.500 ABD doları ek mali yükümlülük getirilmiştir.
  • Düzenlemeler kapsamında geçiş hükmü öngörülmüştür. Karar kapsamında ek mali yükümlülük ihdas edilen ya da ek mali yükümlülüğü artırılan eşyanın ithalatına ilişkin gümrük beyannamesi, Karar’ın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihi takip eden 60 gün içerisinde tescil edilirse Karar’ın yürürlüğe girdiği tarihten önceki ilave ek mali yükümlülükler uygulanacaktır.

 

Karar Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

 

Söz konusu düzenlemenin tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. GİB Tarafından Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 583) Yayımlanmıştır

 

Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı (“GİB”) tarafından Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 583) (“Tebliğ”) 19.09.2025 tarihli ve 33022 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanmıştır.

 

Tebliğ ile özetle aşağıdaki hususlar düzenlenmiştir;

 

  • Tebliğ ile ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatlar dolayısıyla kesinleşen vergi ve cezalar ile vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi ve cezaların duyurulmasına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
  • 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu (“Kanun”) madde 5/4 uyarınca mükelleflerin vergi tarhına esas olan beyanları, kesinleşen vergi ve cezaları ile vadesi geçtiği halde ödenmemiş bulunan vergi ve ceza miktarları Maliye Bakanlığınca (“Bakanlık”) açıklanabilir.
  • 2025 yılına ilişkin açıklamalar; 1–15 Aralık tarihleri arasında vergi dairelerinin ilan panolarında, 16–30 Aralık tarihleri arasında ise GİB internet sitesinde yapılacaktır.
  • Açıklamaya, her bir vergi dairesine 5 milyon TL ve üzeri borcu veya bu tutar ve üzerinde kesinleşmiş vergi ve cezası bulunan mükellefler dâhil edilecektir.
  • Açıklamada 31.12.2024 tarihi itibarıyla vadesi geldiği halde 27.11.2025’e kadar ödenmemiş vergi ve cezalar ile 01.06.2024–31.05.2025 döneminde kesinleşen tarhiyatlar dikkate alınacaktır.
  • Açıklanacak bilgilerin şekli, yeri ve kapsamı bakımından 293 Sıra No.lu Tebliğ’de yer alan esaslara uyulacaktır. Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 293) esaslarına göre yapılacak açıklamalarda listeler elektronik ortamda Gelir İdaresi Başkanlığına gönderilecektir.
  • Alacakların 6183 sayılı Kanun kapsamında tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan alacaklardan olması halinde listelerde “Alacağın tahsil kabiliyeti bulunmamaktadır.” ifadesine yer verilecektir.
  • Vadesi 31.12.2004 ve öncesine ait olup çeşitli kanunlar (6111, 6552, 6736, 7020, 7143, 7256, 7326 ve 7440 sayılı Kanunlar) kapsamında yapılandırılmış ve ödemeleri devam eden alacakların açıklama kapsamı dışında tutulması ve alacakların alınmaması uygun görülmüştür.
  • 6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş depremleri sebebiyle mücbir sebep hâli ilan edilen yerlerdeki mükelleflerin hem bu bölgelerdeki hem de ülke genelindeki vergi dairelerine olan kesinleşmiş vergi ve cezaları ile borçları açıklama dışında tutulacaktır.

 

Tebliğ Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

 

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. TCMB Tarafından Bankalarca Ticari Müşterilerden Alınabilecek Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (Sayı: 2020/4)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sayı: 2025/24) Yayımlanmıştır

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (“TCMB”) tarafından hazırlanan Bankalarca Ticari Müşterilerden Alınabilecek Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (Sayı: 2020/4)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sayı: 2025/24) (“Tebliğ”) 18.09.2025 tarihli ve 33021 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanmıştır.

 

Tebliğ ile özetle aşağıdaki hususlar düzenlenmiştir;

 

  • Kredi tahsis ve kullandırım ücretlerine ilişkin esaslar yeniden düzenlenmiş, kredi tahsis ücreti oranı azami %0,20, kredi kullandırım ücreti oranı ise azami %1,10 olarak belirlenmiştir.
  • Kredi limitinin artırıldığı durumlarda sadece artırılan kısım üzerinden yeni kredi tahsis ücreti alınabilecektir.
  • Limit tahsisi veya yenileme talebi ticari müşteriden gelmezse kredi tahsis ücreti alınamaz.
  • Azami kredi tahsis ücreti yıllık olup limit süresindeki ay sayısına göre oransal uygulanacaktır.
  • Rotatif kredilerde kullandırım ücreti dönem sonlarında, diğer nakdi kredilerde her kullandırım anında tahakkuk ettirilecektir.
  • Bir yıldan kısa vadeli kredilerde kullandırım ücreti, vade gün sayısına göre oransal uygulanacaktır.
  • Kredi kartı ile taksitsiz alım işlemlerinde, işlem tutarı ertesi gün üye işyerine aktarılırsa, üye işyeri ücreti aylık referans oranının 0,45 puan artırılmış halini geçemez. Banka kartı ile yapılan işlemlerde, işlem tutarı ertesi gün aktarılırsa üye işyeri ücreti %1,04’ü geçemez.
  • Azami üye işyeri ücreti, referans oranın ilan tarihini takip eden ayın ilk gününden itibaren güncellenerek uygulanacaktır.
  • Tarım sektörü gibi özel müşteri gruplarına yönelik kartlarda, faizsiz öteleme süresi ay olarak belirlenir ve ay sayısı, azami üye işyeri ücreti hesabında çarpan olarak uygulanacaktır.
  • Kredi kartı ile taksitsiz işlemlerde üye işyerine aktarım süresi azami 40 gün, banka kartı işlemlerinde azami 15 gün olarak belirlenmiştir.
  • Banka kartı ile yapılan mal ve hizmet alımlarında işlem tutarının üye işyerinin serbest kullanımına aktarılması için öngörülen düzenleme ve sınırlamalar, ön ödemeli kartlar için de uygulanacaktır.

 

 Tebliğ 1/11/2025 tarihinde yürürlüğe girecektir.

 

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Reeskont ve Avans Faiz Oranları Düşürülmüştür

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (“TCMB”) tarafından vadesine en çok üç ay kalan senetler karşılığında yapılacak reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı ile avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranına ilişkin Tebliğ 17.09.2025 tarihli ve 33020 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

Bu kapsamda;

 

  • Reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı yıllık %41,25 olarak,
  • Avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı ise yıllık %42,25 olarak

 

tespit edilmiştir.

 

 

Eski Oranlar

Yeni Oranlar

Reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı:

 

 

Yıllık yüzde 43,25

 

 

Yıllık yüzde 41,25

Avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı:

 

 

Yıllık yüzde 44,25

 

 

Yıllık yüzde 42,25

 

 

Belirlenen oranlar, Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

 

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Kredi Kartı Vasıtasıyla Yapılan Türk Lirası Cinsinden İşlemlerde Uygulanacak Aylık Azami Akdi Faiz Oranına Esas Teşkil Eden Baz Puanı Düşürülmüştür

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (“TCMB”) tarafından Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğ (Sayı: 2020/16)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sayı: 2025/23) (“Tebliğ”) 18.09.2025 tarihli ve 33021 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

 

Bu tebliğ ile;

 

  • Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğ (2020/16)’in 4. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan oran “164”ten “139”a düşürülmüştür.

 

 

Eski Oran

 

Yeni Oran

 

Kredi kartları vasıtasıyla yapılan Türk lirası cinsinden nakit çekim veya kullanım işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi faiz oranına esas teşkil eden baz puanı:

 

 

 

 

164

 

 

 

139

 

  • Ayrıca geçici madde eklenerek:

 

  • Yeni oranların 24 Eylül 2025’te TCMB tarafından ilan edileceği ve 1 Ekim 2025’ten itibaren geçerli olacağı belirlenmiştir.
  • İlgili tarihe kadar mevcut (eski) oranlar uygulanmaya devam edecektir.

 

Tebliğ, Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

 

Tebliğ’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Tarafından Liman Devleti Denetimi Uygulama Yönetmeliği Yayımlanmıştır

 

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından hazırlanan Liman Devleti Denetimi Uygulama Yönetmeliği (“Yönetmelik”) 20.09.2025 tarihli ve 33023 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanmıştır.

 

Yönetmelik ile düzenlenen hususlar özetle aşağıdaki şekildedir;

 

  • Yönetmelik; liman tesisine ve açık deniz tesislerine gelen veya buralarda demirleyen yabancı bayraklı gemilere ve personeline uygulanacaktır.
  • Balıkçı gemileri, savaş gemileri ve yardımcı savaş gemileri, ticari amaçla kullanılmayan devlet gemileri, ilkel yöntem ve tekniklerle inşa edilmiş ahşap tekneler ile ticari faaliyette bulunmayan özel yatlar kapsam dışında bırakılmıştır.
  • Bakanlık; nitelikli ve yeterli sayıda liman devleti denetim personeli ile bu personelin kullanması için gerekli araç, teçhizat, doküman ve iş sağlığı ve güvenliği kıyafetlerini sağlamakla yükümlüdür.
  • Liman devleti denetim görevlileri; denetledikleri liman veya gemilerle ticari ilişki kuramaz, gemi acenteleri veya klas kuruluşları gibi denizcilik firmalarında çalışamaz ya da onlar adına iş yapamazlar. Denizcilikle ilgili kuruluşların faaliyet gösterdiği alanlarda kamu görevi dışında denizcilik alanında faaliyette bulunamaz ve başka kurumlar adına denetim yapamazlar. Denetim sırasında Bakanlıkça verilen yetki kimlik kartını taşımak ve ilgililere ibraz etmek zorundadırlar.
  • Liman devleti denetim görevlisinin merkez teşkilatında veya liman başkanlıklarında çalışan denetim görevlilerinin bir takvim yılında en az 10 liman devleti denetimi gerçekleştirmesi veya denetime eşlik etmesi ve yenileme eğitimlerini tamamlamış olması gereklidir aksi takdirde yetkisi askıya alınacaktır
  • Liman devleti denetim görevlisi, Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün güncel prosedürlerinde yer alan bilgi ve belgeleri, geminin genel durumu, hijyen koşulları, makine dairesi ve yaşam mahallini denetleyerek sonucuna ilişkin rapor düzenler.
  • Liman başkanlığının veya liman devleti denetim görevlisinin, ilgililere denetim yapılacağına dair önceden haber verme zorunluluğu yoktur.
  • Uluslararası sözleşmelerden birine taraf olmayan devlet bayrağını taşıyan gemiler, taraf devlet gemileriyle eşdeğer şekilde denetlenir.
  • Denetim görevlisi, bildirilen gemiyi denetleyemediğinde durumu ve nedenini liman başkanlığına bildirir. Denetlenemeyen gemi Türkiye’de başka bir limana uğradığında ise bu Yönetmelik hükümlerine göre denetlenir.
  • Limanda tutulma kararına rağmen izinsiz ayrılan veya tamir için beyan ettiği tersaneye gitmeyen gemilere 6 ay, son 36 ayda üçten fazla tutulan gemilere ise aşamalı olarak 12 ay, 24 ay ve tekrarında kalıcı yasak getirilir. Yasak kararları sistemde kaydedilip kamuya duyurulur, süresi dolan gemiler ilk gelişlerinde denetlenir.
  • Liman devleti denetim görevlisi, tespit ettiği eksikliklerin giderildiğinden emin olmak zorundadır. Eksikliklerde kural referansı ve fotoğraf kaydı yapılmalıdır. Eksikliğin giderildiğine dair belgeler liman başkanlığında saklanır. Emniyet, sağlık veya çevre açısından ciddi risk varsa gemi tutulur veya faaliyet durdurulur ve eksiklikler giderilene kadar bu karar kaldırılmaz.
  • Tespit edilen eksiklikler tutulma limanında kısa sürede düzeltilemiyor ise liman devleti denetim görevlisi, geminin, eksikliğin kısa sürede düzeltileceği en yakın uygun limana gitmesine müsaade edebilir.
  • Bir geminin sahibi, işleteni veya bayrak devleti, liman devleti denetim görevlisince verilen tutulma kararına tutulma tarihinden en geç 1 ay içerisinde itiraz etme hakkına sahiptir. Gemi acentesinin yaptığı başvuru dikkate alınmaz.
  • Tutulmaya itiraz başvurusu, tutulmanın askıya alınması sonucunu doğurmaz.
  • Gemiye iki veya daha fazla denetim yapılması halinde denetim ücretleri, gemiyi işleten firma veya temsilcisi tarafından karşılanır.  
  • Denetim ücreti, gemiye ikinci çıkış için 18.000 Türk lirası ve sonraki her çıkış için bir önceki miktarın yüzde yüz artırımlı olacak şekilde Döner Sermaye İşletme Dairesi Başkanlığı hesabına yatırılır.

 

Yönetmelik Resmî Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girmiştir.

 

Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Rekabet Kurumu Tarafından Dizi ve Film Prodüksiyonu ile Ulusal Televizyon Yayıncılığı Alanında Faaliyet Gösteren İki Teşebbüs Hakkında Yürütülen Soruşturma Taahhüt Usulü ile Sonuçlanmıştır

 

Rekabet Kurulu (“Kurul”) tarafından dizi ve film prodüksiyonu ile ulusal televizyon yayıncılığı alanında faaliyet gösteren iki teşebbüs hakkında 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u (“Kanun”) ihlal ettikleri iddiasıyla yürütülen soruşturma 16.09.2025 tarihinde taahhüt usulü ile sonuçlandırılmıştır.

 

Bu kapsamda taraflarca;

 

  • Aralarındaki münhasır yapım ve yayın iş birliği sözleşmesinde yer alan münhasırlık hükümlerinin sona erdirileceği,
  • Bir tarafın farklı yayıncılar için içerik üretmekte, diğer tarafın ise farklı yapımcılarla prime time dizi içeriklerine ilişkin anlaşma yapmakta serbest olacağı

            taahhüt edilmiştir.

 

Kurul tarafından sunulan taahhütlerin rekabet sorunlarını gidermeye elverişli, kısa sürede yerine getirilebilir ve etkili şekilde uygulanabilir nitelikte olduğu değerlendirilmiş ve bu doğrultuda 28.08.2025 tarihinde soruşturmanın sonlandırılmasına karar verilmiştir.

 

Kararın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

 

  1. Avrupa Veri Koruma Denetçisi, Avrupa Birliği ile ABD Arasında Kişisel Verilerin Paylaşımına İlişkin Görüş Yayınlamıştır

 

Avrupa Veri Koruma Denetçisi tarafından, Avrupa Birliği (“AB”) ile ABD arasında sınır güvenliği ve kimlik doğrulama amacıyla kişisel veri paylaşımını düzenleyecek çerçeve anlaşması hakkında hazırlanan görüş (“Görüş”) 17.09.2025 tarihinde yayınlamıştır.

Avrupa Veri Koruma Denetçisi, veri paylaşımının temel hak ve özgürlüklere ciddi etkisi olacağını vurgulayarak, kapsamlı ve etkili korumaların sağlanmasının önemine dikkat çekmiştir.

 

Avrupa Veri Koruma Denetçisi tarafından yayınlanan Görüş özetle aşağıdaki şekildedir;

 

  • Önerilen çerçeve, AB Üye Devletlerinin ulusal sistemlerinden veri paylaşımına imkân tanıyacak şekilde hukuki yapı ve koşulları belirlemeyi amaçlamaktadır.
  • Düzenleme, ABD Vize Muafiyet Programı kapsamındaki “Geliştirilmiş Sınır Güvenliği Ortaklığı (Enhanced Border Security Partnership)” ile bağlantılıdır.
  • Kişisel verilerin, biyometrik veriler (ör. parmak izleri) dâhil, büyük ölçekte paylaşımı söz konusu olduğundan; veri işleme yalnızca kesinlikle gerekli ve orantılı olanla sınırlı tutulmalıdır.
  • AB hukukunda öngörülen belirli veri aktarımı yasakları dikkate alınarak; adalet ve içişleri alanındaki AB büyük ölçekli BT sistemlerinden, özellikle göç ve ilticaya ilişkin olanlardan, doğrudan veya dolaylı her türlü veri paylaşımı hariç tutulmalıdır.
  • Hesap verebilirlik (her bir sorgunun açık ve belirli gerekçeye dayandırılması), şeffaflık ve ilgili bilgilendirme yükümlülükleri güvence altına alınmalıdır.
  • Yargısal başvuru yolları, vatandaşlıktan bağımsız olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde tüm bireyler için erişilebilir olmalıdır.

 

Söz konusu görüşün tam metnine buradan (İngilizce) ulaşabilirsiniz.

 

  1. İspanyol Veri Koruma Otoritesi Tarafından İspanyol Ticaret Odasına Hukuki Bir Dayanak Olmaksızın Özel Şirketlere Veri Aktarması Nedeniyle 500.000 € İdari Para Cezası Uygulanmıştır

 

İspanya Veri Koruma Otoritesi (“AEPD”) tarafından, serbest meslek sahiplerine ait verilerin hukuka aykırı biçimde özel şirketlere aktarılması nedeniyle yürütülen soruşturma sonucunda, İspanya Ticaret Odası (“Oda”) hakkında 500.000 avro tutarında idari para cezası uygulanmasına karar verilmiştir.

 

Karar özetle şu şekildedir;

 

  • Oda’nın Vergi İdaresi’nden aldığı verilerle oluşturduğu kamuya açık işletme sicilinde yer alan bilgileri, özel şirketlere aktardığı tespit edilmiştir.
  • Özellikle serbest meslek sahiplerinin vergi kimlik numaralarının hashlenmiş dahi olsa bu şirketlere iletilmesi, kişisel veri aktarımı kapsamında değerlendirilmiş ve hukuka aykırı bulunmuştur.
  • Oda’nın, kamuya açık sicil oluşturma yükümlülüğünün ötesine geçerek verileri ticari amaçlarla paylaşmasının amaçla sınırlılık ilkesini ihlal ettiği hükme bağlanmıştır.
  • Ayrıca, bu aktarımın ne “hukuki yükümlülük” ne de “kamu yararı” kapsamında değerlendirilemeyeceği, “meşru menfaat” gerekçesinin de serbest meslek sahiplerinin vergi kimlik numaraları bilgilerini kapsamadığı belirtilmiştir.
  • Veri sahiplerinin söz konusu işleme faaliyetinden haberdar edilmemesi nedeniyle aydınlatma yükümlülüğünün ihlal edildiği, Oda’nın orantısız çaba savunmasının geçerli olmadığına karar verilmiştir.
  • Verilerin üçüncü taraflara aktarımının Vergi İdaresi ile yapılan anlaşmaya da aykırı olduğu, bu nedenle gizlilik ve bütünlük ilkesinin ihlal edildiği değerlendirilmiştir.
  • Bu kapsamda;
  • Her bir ihlal edilen madde için 100.000 € olmak üzere toplamda 500.000 € idari para cezasına hükmedilmiştir.
  • Ayrıca Oda’nın söz konusu özel şirketlere veri aktarmayı derhal durdurmasına karar verilmiştir.

 

Kararın tam metnine (İngilizce) buradan ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,
Zümbül Hukuk ve Danışmanlık
info@zumbul.av.tr

İnternet sitemizde bulunan her türlü bilgi ve belge Avukatlık Kanunu ve ilgili diğer mevzuat ile Türkiye Barolar Birliği’nin Avukatlık Meslek Kuralları dikkate alınarak Zümbül Hukuk ve Danışmanlık tarafından yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, bu yayınlarda kesinlikle reklam ve/veya ticari amaç güdülmemiştir. İnternet sitemizdeki her türlü bilgi ve belge genel geçer nitelikte olup hiçbir suretle bu yayınların eksiksiz, doğru, güncel ve güvenilir olduğu garanti ve taahhüt edilmemektedir. İnternet sitemizde yer verilen yayınlardaki bilgilerle ilgili olarak bir avukata/uzmana danışmadan söz konusu bilgi ve belgelere dayanılarak hareket edilmemelidir. İnternet sitemizdeki yayınlarda yer verilen linkler kamuya açık kaynaklardan elde edilerek yalnızca ziyaretçilerin diğer bilgi ve belgelere ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla bulunmaktadır. Bu linkler hiçbir şekilde link verilen kişi, kurum ve kuruluşları tavsiye ve/veya onay anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki yayınlar hiçbir şekilde hukuki danışmanlık sunulması veya internet sitemize herhangi bir suretle ulaşan ziyaretçiler ile avukat-müvekkil ilişkisi oluşturulduğu anlamına gelmemektedir. İnternet sitemizdeki tüm içerikler Zümbül Hukuk ve Danışmanlık mülkiyetindedir ve hiçbir içerik yazılı izin alınmaksızın kopyalanamaz, çoğaltılamaz ve atıf yapılmadan kullanılamaz.