Uzun Süre İcra Edilmeyen Mülkiyet Hakkına İlişkin Yargı Kararının Mülkiyet Hakkını İhlal Ettiğine İlişkin Anayasa Mahkemesi Kararı

Şahıs Hukuku, Anayasa Mahkemesi

Anayasa Mahkemesi’nin 2018/27882 başvuru numaralı ve 27.10.2021 tarihli kararı, 01.12.2021 tarihli ve 31676 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Karar bir kamu kurumu aleyhine verilmiş mülkiyete ilişkin ve icra edilebilir bir yargı kararının uzun süre icra edilmemesi nedeniyle mülkiyet hakkı ile adil yargılanma hakkı kapsamındaki kararın icrası hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

Karara konu somut olayda İdare Mahkemesinin 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 Sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun (“Kanun”) uyarınca başvurucuya hisse tahsis edilmesi isteminin reddine ilişkin Belediye işlemini iptal eden kararının uygulanmamasından şikayet edilmektedir. Başvurucu karara konu başvurusunda, İdare Mahkemesinin 08.03.2007 tarihli kararının icra edilmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiğini; ayrıca lehine olan mahkeme kararını uygulamayan kamu görevlileri hakkında soruşturma izni verilmemesinin de bu hakkın ihlaline sebebiyet verdiğini ileri sürmüştür.

Mahkeme yaptığı değerlendirme neticesinde;

  • Anayasa’nın 36. Maddesinde ifade edilen hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkının, sadece yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunmada bulunma hakkını değil yargılama sonunda hakkı olanı elde etmeyi de kapsayan bir hak olduğunu,
  • Mahkeme’ye göre kararın icrası hakkının, mahkemeye erişim hakkı ve karar hakkı ile birlikte adil yargılanması hakkının güvencelerinden olan mahkeme hakkının bir unsurunu oluşturduğunu,
  • Hukuk sisteminde nihai mahkeme kararlarını taraflardan birinin aleyhine sonuç doğuracak şekilde uygulanamaz hale getiren düzenleme ve uygulamalar bulunması veya mahkeme kararlarının icrasının herhangi bir şekilde engellenmesi hallerinde mahkemeye erişim hakkının da anlamını yitireceğini,
  • Kesin hükme saygı ilkesinin, uluslararası hukuk düzenine özgü hukukun genel ilkelerinden biri olarak kabul gördüğünü,
  • Anayasa’nın 138. maddesinin son fıkrasında düzenlenen yargı kararının geciktirilmeksizin uygulanması yükümlülüğü, hukukun genel ilkelerinden biri olarak da kabul edilen kesin hükme saygı ilkesinin de bir gereği olduğunu,
  • Hukuk sisteminde yargının verdiği ve bağlayıcı olan kesin hüküm zarar gören taraflardan biri açısında işlevsiz duruma getirilmişse adil yargılanma hakkının sağladığı güvencelerin bir anlamı kalmayacağını,
  • Somut olayda İdare Mahkemesinin Kanun uyarınca başvurucuya hisse tahsis edilmesi isteminin reddine ilişkin Belediye işlemini iptal eden kararının gereği gibi uygulanmamasının aynı zamanda başvurucunun kararın icrası hakkını da ihlal ettiğini,
  • Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamında kararın icrası hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerektiğini,
  • İncelenen başvuruda, mahkeme kararının icra edilmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ve kararın icrası hakkının ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla ihlalin İdarenin eylemsizliğinden kaynaklandığını

belirterek

  • Mahkeme, Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine,
  • Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamında kararın icrası hakkının ihlal edildiğine,
  • Kararın bir örneğinin mülkiyet hakkının ve kararın icrası hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için Muratpaşa Belediyesi’ne gönderilmesine,
  • Başvurucunun tazminat talebinin ise reddine

karar vermiştir.

Anayasa Mahkemesi’nin bahsi geçen kararının tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Saygılarımızla,

Zümbül Hukuk ve Danışmanlık

info@zumbul.av.tr