AVRUPA ADALET DİVANINDAN TASARIMLARIN TELİF HAKKI İLE KORUNMASINA İLİŞKİN KARAR

11 Ekim 2019

Avrupa Adalet Divanı, 12.09.2019 tarihinde verdiği kararla, tasarımların hem telif hakkı hem de tasarım korumasına göre kümülatif olarak korunması anlayışından ayrılarak telif hakkı korumasının yalnız orijinallik kriterinin mevcudiyeti halinde sağlanabileceğini kabul etmiştir.

İlgili Karar; Portekiz Yüksek Mahkemesinde görülen, giyim sektöründe faaliyet gösteren Cofemel ve G-Star Raw şirketleri arasındaki dava hakkında görüş bildirilmesi istenmesi üzerine alınmıştır.

Divan, öncelikle tasarımların Telif Hakkı Direktifi kapsamında eser niteliği taşımalarının mümkün olduğunu, bunun yanında bu tasarımların ikincil AB mevzuatı kapsamında tasarımlar için özel olarak düzenlenmiş korumadan da yararlanabileceklerini belirtmiştir. Özetle, belirli durumlarda tasarımlar, eser olarak da sınıflandırılabilmektedir.

Buna karşılık Divan bu iki korumanın farklı amaçlara hizmet ettiklerini saptamıştır. Tasarımlar için sağlanan koruma ile amaçlanan, yeni ve ayırt edici olmanın yanında fonksiyonel ve seri üretime konu olacak bir fikri korumaktır. Ayrıca bu koruma, korumanın konusunun yaratılması ve üretilmesi için gerekli olan yatırımın geri dönüşünün sağlanması ve bu rekabetin aşırı ölçüde sınırlandırılmaması adına kısa sürelidir.

Telif hakkı koruması ise, süre olarak kıyaslandığında sürenin çok daha uzun tutulduğu, eser olarak sınıflandırılmış konular için getirilmiş bir korumadır. Dolayısıyla Divan, tasarım olarak korunan bir ürünün telif hakkı kapsamında da kümülatif olarak korunmasının yalnız bu iki korumanın hizmet ettiği amaçların baltalanmaması ve etkinliklerinin sınırlanmaması durumunda mümkün olduğuna karar vermiştir. Bu nedenle, tasarımların kümülatif olarak korunması bazı durumlara özgü bir koruma olarak değerlendirilmiştir.

Son olarak Divan, estetik etkinin” bir tasarımın eser sayılmasında yeterli olmadığına değinmiştir; zira, estetik etki, kişiden kişiye değişebilen, sübjektif bir kriterdir. Tasarımın eser kategorisinde yer alması için; nesnel olarak belirlenebilir bir konunun varlığı ve yaratıcısının kişiliğini ve seçimlerini yansıtması gereklidir. Bu nedenle de pratik amaçların ötesinde estetik bir etki yaratmak, eser sayılmak için yeterli değildir.

İlgili Kararın İngilizce metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Konuya ilişkin herhangi bir sorunuz ve/veya yorumunuz olması halinde, bizimle her zaman iletişime geçebilirsiniz.

Saygılarımızla,

Zümbül Hukuk ve Danışmanlık

info@zumbul.av.tr