HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI’NDAN DÖVİZ CİNSİNDEN VEYA DÖVİZE ENDEKSLİ SÖZLEŞME BEDELLERİNE İLİŞKİN ÖNEMLİ DUYURU

14.10.2020

2018 yılında yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye’de yerleşik kişilerin bazı istisnalar dışında birbirleriyle döviz cinsinden veya dövize endeksli bedeller içeren sözleşmeler yapmamaları ve mevcut sözleşmelerde yer alan bedellerin de Türk Lirasına çevrilmesi karara bağlanmıştı. Söz konusu Karar sonrasında Hazine ve Maliye Bakanlığı (“Bakanlık”) belirlemiş olduğu istisnaları Tebliğ’de belirmiştir.

Tebliğ’de sözleşme taraflarının Türk Lirasına dönüşte mutabakata varamamaları halinde bedellerin Türk Lirasına çevrilme usulü ile konut ve çatılı iş yeri kira sözleşmelerinde Türk Lirası olarak belirlenen bedellere iki yıllık geçiş sürecinde uygulanacak artış oranları belirlenmiştir.

Düzenlemeye göre, iki yıllık sürenin sona ermesiyle geçiş süreci sona erecek ve taraflar Türk Lirası tutarlara uygulanacak artış oranında yine mutabakata varamazlarsa 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 344. maddesi[1] hükmünde yer alan sınırlara tabi olacaklardır.

Bakanlık geçiş süreci için öngörülen iki yıllık sürenin sona ermesinden sonra bahse konu sözleşmelerde yer alan bedellerin tekrar döviz cinsinden veya dövize endeksli uygulanmaya başlanmasının ya da yeniden döviz cinsinden veya dövize endeksli belirlenmesinin mümkün olmadığını ve aksi yöndeki bir uygulamanın tespiti halinde kambiyo mevzuatı uyarınca gerekli yaptırımların uygulanacağını belirtmiştir.

Söz konusu Duyuru Metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Konuya ilişkin herhangi bir sorunuz ve/veya yorumunuz olması halinde, bizimle her zaman iletişime geçebilirsiniz.

Saygılarımızla

Zümbül Hukuk ve Danışmanlık

info@zumbul.av.tr 

 

[1] “II. Belirlenmesi MADDE 344 - Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır.

Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir.

Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, beş yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerinde ve bundan sonraki her beş yılın sonunda, yeni kira yılında uygulanacak kira bedeli, hâkim tarafından tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlenir. Her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli, önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebilir.

Sözleşmede kira bedeli yabancı para olarak kararlaştırılmışsa 20/2/1930 tarihli ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun hükümleri saklı kalmak şartıyla, beş yıl geçmedikçe kira bedelinde değişiklik yapılamaz. Ancak, bu Kanunun, “Aşırı ifa güçlüğü” başlıklı 138 inci maddesi hükmü saklıdır. Beş yıl geçtikten sonra kira bedelinin belirlenmesinde, yabancı paranın değerindeki değişiklikler de göz önünde tutularak üçüncü fıkra hükmü uygulanır.”